İlmî Tekâmüle İnancın Tesiri: Pi Sayısı
Giriş
Medeniyetlerin bilim tarihleri incelenirken, onların ilmî faaliyetlerinin ne gibi etkenlerin tesiri ile değiştiği ilgi çekici bir konudur. Bulundukları coğrafyaların uzaklığı hasebiyle birbirleriyle hiçbir ilişkisi olmayan medeniyetlerin aynı ilmî sonuçlara ulaşmaları, değerlendirilmesi gereken bir neticedir ki “O bundan şunu aldı, bu şundan onu aldı” şeklinde yapılan yorumlara daha dikkatli yaklaşılmasını bize ihtar eder. Meselelerin birbiri üzerine tesir edeceğini göz önünde bulundurarak söylersek; bir medeniyetteki her türlü insan ürününün muhasebesi yapılırken; o medeniyetin coğrafî, siyasî, iktisadî, fikrî ve itikadî yapısının incelenen ürünler üzerindeki tesirlerinin hesaba katılması gerekmektedir.
Dinî inanışların farklılık arz ettiği toplumların ilmî faaliyetlerinde ne gibi bir çeşitliliğin olduğu incelendiğinde, o toplumlarda hâkim dinî inanışların çeşitliliğine paralel olarak ilmî faaliyetlerin neticelerinde de çeşitlilikler görülür. İlim ile din arasındaki münasebeti daha yakından inceleyebilmek için meseleyi ikili bir tasnife tâbi tutulması gerekiyor. Bu da; ilmî faaliyetleri icra eden dinî şahsiyetler ve dinî fâaliyetlerin neticesinde ortaya çıkan ilmî ürünler şeklinde olacaktır. Daha sonra aynı ilmî ürünün birbirinden farklı medeniyetler tarafından nasıl üretildiğini de pi sayısı üzerinden takip etmeye çalışacağız. İlmî tekâmül üzerinde farklı tesirlerin olduğu noktasından hareket edilirse dinin de ilmin gelişmesinde söz sahibi olduğu gerçeği ile karşılaşırız. Medeniyetlere mensup olan fertlerin zihinlerinde ne olduğunu bilmeden onların ortaya koydukları ürünleri hakkıyla değerlendirebilmek çok zor görünüyor.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız.