SAM Ayın Filmi
“Ya içindesindir çemberin ya da dışında yok olacaksın!”Yönetmenliğini Andrei Konchalovsky’nin yaptığı Makinist (The Inner Circle, 1992) filmi 1935–1953 yılları arasında Stalin’e film makinistliği yapmış olan İvan Sanchin’in gerçek yaşam öyküsünden uyarlama. Stalin döneminde KGB’de film makinistliği yapan İvan ve yeni karısı Anastasia küçük bir apartman dairesinde yaşarlar. Bir gün KGB ajanları Yahudi komşularını alıp götürür. Aynı gün askerler Stalin’e neredeyse bir Tanrı gibi tapan Ivan’ın kapısını çaldığında ise haber iyidir. Ondan Stalin’in film makinistliğini yapması istenir. Böylelikle İvan, Stalin ve onun kabinesini, siyasî ilişkilerini yakından gözleme şansına erişecektir.Film, kurulan korku imparatorluğunun insan üzerindeki etkilerini incelikle dile getiriyor. Bir yandan İvan’da kendini sisteme göre belirleyen insanları izlerken öte yandan kabinedeki ilişkilerde içi boşaltılmış sistem mekaniğinin işleyişine şahit oluruz. Varoluş şekli olarak sosyalist sistemin işleyen çarklarında bir dişli olmayı özgürlük olarak gören İvan üzerinden çeşitli metaforlarla sistemi sorgular film. Geçmişin bilgisine sahip bir profesörün ağzından eleştiriyi keskin bir biçimde zirveye ulaştırır. Bunu muhalif veya taraftar olarak değil insanî bir sinema dili kullanarak izleyiciye tecrübe edilebilir bir deneyim şeklinde sunar. Kadının kişiliğinde ortaya çıkan doğallık ve duyarlık ise sistemin tutkunlarının kaybettiği yahut mesafe duyduğu şeyin temsilcisidir.İnsanın kendisinin olmadığı sistem mekaniğinde ona göre konumlandırılmış karikatürize insan tiplerinin çizilmesi, sistemin kara mizah gibi olması dolayısıyla yapılmış bir tercih gibidir. Öte yandan duvardan silinmeyen kan izi, tutkunun sembolü büst, gaz maskesi gibi çeşitli nesneler üzerinden izleyiciye saf gerçekliği okuma fırsatı verilir.Belge niteliği taşıyan film, ideali uğruna ne kadar çok insanı gözden çıkarabildiğini de gözler önüne serer. Bir taraftan sistem birey ilişkisini, diğer taraftansa bireylerin psikolojilerine, özel hayatlarına etkilerini romansı ve epik bir anlatımla dile getirir. Nihayet kahraman sisteme karşı duruşunu değiştirdiğinde ağır kayıplar vermiştir. Ama yönetmen kamerasını göğe yükselterek sonu ümide bağlar.Ünlü yönetmen Nikita Mihalkovun kardeşi olan Andrei Konchalovsky VGIK Yönetmenlik Fakültesi’nden 1965 yılında mezun olur. Tarkovsky’nin ilk filmlerinden Andrei Rublev (1969) ve İvan’ın Çocukluğu’nun (1962) senaristliğini de yapmış olan yönetmen 1980’de ABD’ye yerleşir. Daha çok Tango ve Cash ve Deliler Evi filmleri ile tanınır.