İslâmî İlimler 7 / Hadis Rivayetinde Fakih Râvinin Rolü

Paylaş:

İs­lâ­mî ilim­ler­de­ki alan ya­kın­laş­ma­sı­nın ürü­nü olan aka­de­mik araş­tır­ma­lar, son za­man­lar­da bir­çok ör­nek ver­di. Bun­lar­dan bi­ri­si de geç­ti­ği­miz se­ne Mar­ma­ra Üni­ver­si­te­si S.B.E. Ha­dis Bi­lim Da­lı’nda sa­vu­nu­lan Ham­di Çi­lin­gir’in “Ha­dis Ri­vâye­tin­de Fa­kih Râ­vi­nin Ro­lü” isim­li yük­sek li­sans te­ziy­di. Sa­vun­du­ğu yük­sek li­sans te­zi­ni ana hat­la­rıy­la izah et­me fır­sa­tı bu­lan Çi­lin­gir, hic­rî ilk üç asır­da râ­vi­le­rin il­mî, ah­lâ­kî ve iti­ka­dî ki­şi­lik­le­rin­de rivâyet­le­ri­nin et­ki­li olup ol­ma­dı­ğı­nı fa­kih râ­vi kav­ram­sal­laş­tır­ma­sıy­la or­ta­ya koy­ma­ya ça­lış­tı­ğı­nı ifa­de et­ti.Te­zi­nin bi­rin­ci bö­lü­mün­de ha­ber-i vâ­hi­din kı­ya­sa ay­kı­rı ol­ma­sı du­ru­mun­da Ha­ne­fî­le­rin ka­bul şar­tı ola­rak ile­ri sür­dük­le­ri “râ­vi­nin fa­kih ol­ma­sı” şar­tı­nın ilk dö­nem Ha­ne­fî usûl eser­le­rin­de ne şe­kil­de ele alın­dı­ğı ve Ces­sas, De­bû­sî, Se­rah­sî ve Pez­de­vî gi­bi bil­gin­le­rin ko­nuy­la il­gi­li yak­la­şım­la­rı mer­cek al­tı­na alın­mış­tır. Ay­rı­ca rivâyetin nak­le­dil­me­sin­de râ­vi­nin fa­kih ol­ma şar­tı­nı ve râ­vi­nin fa­kih ol­ma­sı şar­tı­na yö­nel­ti­len eleş­ti­ri­le­ri de bu bö­lüm­de ifa­de eden Çi­lin­gir, bun­la­ra ila­ve­ten mâ­nâ ile rivâyet­te fa­kih râ­vi­nin ro­lü­nü de te­zi­nin kap­sa­mı­na dâ­hil et­miş­tir.İlk ola­rak fa­kih râ­vi kav­ra­mı­nın İsa b. Ebân (ö. 221/836) ta­ra­fın­dan or­ta­ya ko­nul­du­ğu­nu ve sa­ha­be­nin fa­kih ve fa­kih-ol­ma­yan şek­lin­de­ki tas­ni­fin de yi­ne İsa b. Ebân’a ait ol­du­ğu­nu di­le ge­ti­ren Çi­lin­gir, sa­ha­be içe­ri­sin­de bu kav­ram­sal­laş­tır­ma­nın Ebu Hu­rey­re ve İbn Ab­bas üze­rin­den yü­rü­tül­dü­ğü­nü; an­cak bu tas­ni­fin sa­de­ce sa­ha­be nes­li ile sı­nır­lı kal­ma­dı­ğı­nı ve son­ra­la­rı di­ğer ne­sil­le­re de in­ti­kal et­ti­ril­di­ği­ni vur­gu­la­dı.Te­zi­nin ikin­ci bö­lü­mün­de Hâ­kim en-Nî­sâ­bu­rî ve İbn Ne­dim’in fa­kih râ­vi lis­te­le­rin­den yo­la çı­ka­rak ba­zı tes­pit­ler­de bu­lu­nan Çi­lin­gir, fa­kih râ­vi­nin ni­çin ter­cih se­be­bi ol­du­ğu­na da­ir kla­sik bi­ri­ki­mi arâ­yâ ve mu­sar­rât ha­dis­le­ri üze­rin­den özet­le­di. İsa b. Ebân’ın Ha­ne­fî âlim­le­rin ba­zı rivâyet ve râ­vi­ler kar­şı­sın­da­ki tu­tu­mu­nu tu­tar­lı bir şe­kil­de de­ğer­len­dir­di­ği­ni an­cak eleş­ti­ri­ler­den de na­si­bi­ni al­dı­ğı­nı ifa­de et­ti.İlk ha­dis usû­lü mü­el­li­fi Râm­hür­mi­zî’nin el-Mu­had­di­sü’l-fâ­sıl bey­ne’r-râ­vî ve’l-vâî ad­lı ese­rin­den ha­re­ket­le fa­kih râ­vi­nin ko­nu­mu te­zin üçün­cü bö­lü­mün­de de­tay­lı­ca iş­len­miş­tir. An­cak ha­dis usû­lü eser­le­rin­de ma‘nen rivâyet­te râ­vi­nin fa­kih ol­ma­sı şar­tı­nın zik­re­dil­me­yi­şi­ne de atıf­ta bu­lu­nan Çi­lin­gir, Ha­ne­fî­ler­de­ki “kı­yas mı yok­sa ha­ber-i vâ­hid mi ön­ce­lik­li­dir” tar­tış­ma­sı­na fa­kih râ­vi üze­rin­den bir açık­lık ge­tir­me­ye ça­lı­şıl­dı­ğı­nı ifa­de et­ti. Fa­kih râ­vi­nin han­gi du­rum­lar­da ter­cih se­be­bi ol­du­ğu­nu açık­la­ma yö­nün­de bu araş­tır­ma­nın bir ilk adım ol­du­ğu­nu vur­gu­la­yan Çi­lin­gir, araş­tır­ma­sı­nın ne­ti­ce­sin­de fa­kih râ­vi­ye ya­pı­lan vur­gu­nun ha­dis usû­lü eser­le­rin­de çok na­dir, fı­kıh usû­lü eser­le­rin­de da­ha yay­gın ol­du­ğu tes­pi­ti­ne ulaş­tı­ğı­nı ifa­de ede­rek su­nu­mu­nu son­lan­dır­dı.

Daha fazla göster

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir